Yargıtay Başkanı Hasan Gerçeker, Adalet Bakanlığı, yüksek mahkemeler ve HSYK’den oluşan üç başlı bir yargı sisteminin yetki ve görev karmaşası yarattığını kaydederek, “Yürütmenin hâkimler ve savcılar üzerindeki idari vesayetinin mutlaka kaldırılması gerekmektedir” dedi. Gerçeker, yargının iş yükü, altyapı sorunları bulunduğunu, hâkim, savcı ve personel sayısının yetersiz olduğunu kaydederek, “Yargıda yangın büyüyor, ateş bacayı sardı” dedi.
Ankara Barosu’nca Bilkent Otel’de düzenlenen “Uluslararası Hukuk Kurultayı’nda konuşan Gerçeker, yargı reformu konusunda konuşmak istediğini belirterek, Yüce Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün çizdiği yolda, gösterdiği ilkeler doğrultusunda kurulan Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devleti olma ilkesini benimsediğini ifade etti. Bu ilkenin gereği olarak da çağdaş hukuk sisteminin kabul edildiğini söyleyen Gerçeker, çağdaş hukuk sisteminin en önemli özelliğinin ve temel taşının kuvvetler ayrılığı ve yargı bağımsızlığı ilkesi olduğunu vurguladı. HSYK’ye yargı dışı kurumlardan hâkim, savcı sıfatını taşımayan kişilerin üye olarak alınmasının yargı bağımsızlığına uygun düşmediğini düşündüklerini aktaran Gerçeker, “Böyle bir oluşumun kuvvetler ayrılığı ve yargı bağımsızlığı ilkelerine, dolayısıyla anayasaya aykırı olduğunu düşünüyoruz” dedi. Gerçeker şunları söyledi: “Ne yazık ki bugün yargı sistemi tıkanmış durumdadır. Buradaki sorumlu olarak öncelikle anayasanın yargı bağımsızlığını zedeleyen maddelerini söyleyebiliriz...Üç başlı bir yargı sistemi; Adalet Bakanlığı, yüksek mahkemeler ve HSYK, yetki ve görev karmaşası yaratmaktadır. Yürütmenin hâkimler ve savcılar üzerindeki idari vesayetinin mutlaka kaldırılması gerekmektedir.”
Yürütme ve yargının HSYK’nin yapısının nasıl olacağı konusunda birleşmiş görünüm sergilediğini söyleyen Gerçeker, “Hukuka uygun olmayan dinlemeler, iletişimin tespiti, takibi gibi işlemler konusundaki yanlışlıklar toplum vicdanında derin yaralar açmaktadır” dedi.